Toplantıda dikkatle dinleyen iş insanları.

Michael Page Pazara Güven araştırması, Türkiye’de iş başvurusu yapanların neredeyse %30’unun mesleki ilerleme beklentisiyle iş değiştirmek isterken, %36’sının iş-özel hayat dengelerinden şikayet ettiğini gösteriyor. İnsanlar işlerini bırakmazlar, çalışma koşullarını ya da yöneticilerini bırakırlar. Yöneticinizle iletişim kurmanın ve sorunlarınızı ele almanın, çalışma koşullarınızı iyileştirmenize yardımcı olabileceğine şüphe yoktur.

1. Sorunun kökenine inin

Çoğu problem iletişim zayıflığından kaynaklanır. Aslında yöneticilerin çoğu daha iyisini yapabilir; yalnızca kimi zaman meselenin farkında olmayabilirler. Belki de beklentilerinin ve temel performans göstergelerinin, net bir açıklama gerektirmeksizin ekibe ‘damlayarak yansıyacağına’ inanıyorlardır. 
İş yerinde bu gibi bir durum yaşıyorsanız, neye ulaşmak için çalıştığınızı bilmeniz zordur. Bundan kurtulmak için, neden orada olduğunuzu ve ne istediğinizi yöneticinize anlatmak üzere bir görüşme talep edin. Bu sohbetin sonucunda üretkenliğiniz arttıysa, patronunuz iletişim hakkında değerli bir ders edinmiş olabilir. 

2. Konuşun, konuşun, konuşun

Yöneticiniz gerçekçi olmayan taleplerde bulunuyorsa, bunun nedeni muhtemelen ne yaptığınızı bilmemesidir. Onlarla iş yükünüz ve mevcut zaman planlaması hakkında konuşun. Yöneticinizden görevlerinizi öncelik sırasına koymanız, hedefler belirlemeniz ve rolünüzün kapsamını yeniden değerlendirmeniz konusunda size yardımcı olmasını isteyin. 

Michael Page Finans bölümü müdürlerinden İlknur Berber, yöneticimizle iletişimimizde, en büyük tehlikenin karşılıklı ‘varsaymak’ olduğunu düşünüyor. "Beklentilerin net ifade edildiği, doğru bilgi akışının sağlandığı bir iletişim yerine, ‘varsaymak’ üzerine kurulu bir yaklaşımın tercih edilmesi ilişkileri karmaşık hale getirebiliyor.  Zaman içinde taraflar arasında görünmez bariyerler oluşuyor ve kimsenin kazanmadığı sonuçlar kaçınılmaz olabiliyor. Bunun yerine ortak hedeflerin belirlenmesi, düzenli, çözüm odaklı ve açık iletişim kurulması iki tarafın da daha iyi sonuçlar üretmeleri açısından faydalı olacaktır." şeklinde ekliyor.

3. Hazırlıklı gidin! 

Zayıf dinleme becerileri genellikle, yöneticilerin rahatsız edici bir niteliği olarak anılır; tek taraflı iletişim tam bir motivasyon tam anlamıyla bitirir. Bir görüşmenin üretken olduğundan ve size uyduğundan emin olmak için, ne söyleyeceğinizi önceden dikkatle planlamanız son derece önemlidir. 
Konuşma konularınızın listesini yapın ve toplantı devam ederken bunu düzenleyin, böylece aklınıza bir fikir gelirse kaçırmamış olursunuz. Liste tutmak da konuşmayı takip etmenize yardımcı olur, bu sayede sözünüz kesilirse notlarınıza geri dönebilir ve her noktaya değindiğinizden emin olabilirsiniz. . 

4. Hiçbiri işe yaramazsa…

En yakın etki alanınızdan daima faydalanabilirsiniz; yani kendi başınıza çalışabilirsiniz. Motivasyon üzerine yazılar yazan David McClelland, hayatta üç temel güdü tanımlar: başarı, bağ kurma ve güç. Yöneticinizin birincil motivasyon unsurunu izleyerek ve siz de bunu yansıtarak onu daha iyi anlamaya başlayabilirsiniz, bu da tepkilerini öngörmeyi ve beklentilerini karşılamayı çok daha kolaylaştıracaktır. 
Birincil güdüsü başarı ise, insanların sorunları daima düşük öncelikli olacaktır, bu nedenle çıktılar, teslim tarihleri ve başarılar hakkında konuşmaya odaklanın; temel motivasyon unsuru bağ kurma ise argümanlarınızı insanların nasıl etkileneceği temelinde sunun; güdünün güç olması halinde ise güven ve saygı ilişkisi kurmaya odaklanın; bu sayede, etki sahibi patronunuz sizi işlere dahil etmeye mecbur hissedecektir. 
Yöneticinizi yönetmek çok zorsa, belki de işe alım uzmanlarıyla konuşma zamanınız gelmiştir. Hemen bir Michael Page uzmanıyla iletişime geçin.

En son iş ilanlarına göz atın

İlginizi çekebilir: 

İşverenin gözünde değerli çalışan olmak

İş yerinde duygusal zekanın önemi

İş mi arıyorsunuz?

En iyi iş tekliflerini internet sitemizde bulabilirsiniz.

Hemen başvurun

Maaş Anketleri

Piyasa trendleri ve sektöre göre maaş hakkında önemli bilgiler

Daha fazlasını keşfet